Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Cuma günü imzasıyla Ukrayna’nın işgal altındaki dört topraklarından dördünü ilhak ettiğini açıklamasının ardından, savaş daha da kötüye gitti. Batı Cephesinden atılan eleştiriler ve adımlar, “Rusya’yı nükleer silah kullanmaya mı zorluyorlar?” sorusunu akla getirdi. ABD ve Avrupa ülkeleri, Moskova’nın sıklıkla bahsettiği nükleer tehdidi, Rusya’ya karşı bir koz olarak kullanmaya ve onu bir kaldıraç haline getirmeye başladılar. Rusya’nın Washington Büyükelçisi Anatoli Antonov, National Interest dergisine önceki gün yazdığı bir yazıda, ABD’nin Ukrayna’daki savaşta Kiev’in yanında yer aldığını ve “Rusya’nın cesaretini test ettiğini” söyledi. Yakın gelecekte ölümcül silahların konuşlandırılmasını artırmak. Antonov makalesinde, “Müstehcen eylemlere ve tehditlere bulaşmamak için ne kadar sabra ihtiyacımız olduğunu görmek istiyorlar.” Bunun yerine Washington, mevcut durumu büyük nükleer güçler arasında beklenmedik sonuçlara yol açabilecek bir çatışmaya itiyor. ABD istihbarat servisinin CIA eski başkanı David Petraeus’un sözleri, Washington’un yeni yaklaşımını gözler önüne serdi.
Tehdidi ‘yok edeceğiz’
Eski CIA direktörü Petraeus, dün yaptığı açıklamada Rus lider Putin’i tehdit etmek için sert bir dil kullandı. ABD kanalı ABC News’e konuşan Petraeus, “Moskova liderinin başka seçeneği yok. Putin nükleer silah kullanırsa ABD ve müttefikleri Ukrayna’daki Rus ordusunu yok edecek” dedi. Petraeus, ABD’nin öncülük edeceğini söyledi. NATO bu gibi durumlarda “Rus gemilerini Karadeniz’de batıracağız, Ukrayna ve Kırım’da da silahlarını imha edeceğiz” dedi.
PUTİN’E BAŞLIYORUZ!
Geçen hafta Amerika Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Rusya’ya “nükleer silahlardan bahsetmeyi bırakın” mesajı gönderdiğini söyledi. CBS’nin ’60 Dakika’ programı hakkında konuşan Blinken, Washington yönetiminin Moskova’ya özel bir mesaj gönderdiğini ve “Ruslara açık ve özel olarak silahlardan bahsetmeyi bırakmalarını söylüyoruz” dediği iddialarını doğruladı. Blinken’in ardından konuşan Cumhuriyetçi Senatör Lindsay Graham da Putin’i tehdit etti. Graham, “Nükleer silah kullanırlarsa NATO’ya saldırmaya çalışırız ve Amerika gibi Putin’e düşeriz” dedi.
TEKRAR OLURSA CİDDİ SONUÇLARI OLACAK
ABD ve Avrupa ülkeleri de Rusya’nın nükleer tehdidine ilişkin endişelerini dile getirdiler. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan geçen Cumartesi Beyaz Saray’daki günlük brifinginde, “Putin’in nükleer tehditlerini görüyoruz” dedi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Kremlin nükleer retoriği tekrar ederse dikkatli olmalıyız.” dedi. Bunun Rusya için olumsuz sonuçları olacağı tehdidinde bulundu”; AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, “Rus ordusu köşede. Putin nükleer silahlardan bahsetmiyor” dedi.
BÜYÜK ŞEYLER İÇİN DESTEK
Fransa, Almanya, Danimarka ve Norveç, Kiev’e büyük askeri teçhizat sağlamaya karar verdiler. Geçen gün Le Monde gazetesinde yayınlanan bir yazıda, Fransa’nın Ukrayna’ya askeri yardım planı kapsamında 12 Sezar’ın silahından 6’sını göndermeye karar verdiği bildirildi. Berlin yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, Danimarka ve Norveç ile birlikte Ukrayna’ya 16 zırhlı personel taşıyıcı gönderileceği duyuruldu. Zuzana-2 model topların maliyetinin 92 milyon Euro (1 milyar 670 milyon TL) civarında olduğu tahmin ediliyor.
AYLIK 1.5 MİLYAR DOLAR
ABD merkezli Bloomberg gazetesi de Washington yetkililerinin savaşın sonuna kadar Ukrayna’ya ayda 1,5 milyar dolar ayırmayı planladığını yazdı. Bir Bloomberg raporuna göre, Beyaz Saray son günlerde Avrupa Birliği (AB) temsilcileriyle önemli toplantılar yaptı ve Avrupalı liderleri de aynısını yapmaya çağırdı. Başka bir kaynak Bloomberg’e, AB liderlerinin Ukrayna’ya ABD’nin sağlamayı planladığı 1,5 milyar dolara eşdeğer olan fon tahsisini onaylamaya hazır olduklarını söyledi. Buna ek olarak, ABD Kongresi, Putin’in açıklamasından sadece birkaç saat sonra Ukrayna’ya 12,3 milyar dolarlık ek yardımı onayladı.
Rus Duması el koymayı onayladı
Rusya Federasyonu Devlet Duması, Donetsk, Luhansk, Zaporizhia ve Kherson bölgelerinin Rusya’ya ilhakını onayladı. Anlaşmaların onaylanmasının ardından Duma’da konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, yasadışı ilhakın Rus devletlerinin yeniden birleşmesinin gerekli bir devamı olduğunu açıkladı. Kiev liderliğini bir ‘neo-Nazi rejimi’ olarak nitelendiren Lavrov, “Ukrayna ordusu 8 yıldır Donbas halkını yasadışı bir şekilde cezalandırıyor. ABD’nin aksine Rusya Federasyonu uzak ülkelerdeki hayali tehditlere yanıt vermiyor, ancak sınırlarındaki gerçek tehditlere karşı” diyen ABD ordusunun politikalarını eleştirdi.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]